Yayınlandıkları

şehrin gözü, kulağı, sesi olan

yerel gazeteleri

yerel idareciler takip etmeyecek de

abone olup yaşatmayacak da

Fransa Cumhurbaşkanı mı bunu yapacak!

Ülke genelinde toplasınız 1000 yerel gazete var, yok.

Şimdi Valilikler, Belediyeler, Oda ve Borsalar aldıkları 1 veya 2 gazete aboneliğini sonlandırarak ve iki bayramda verdiği tebrik mesajını keserek mi tasarruf sağlanacak?

Lüks tüketim ile şatafatlı yaşamın nirvana yaptığı ülkemizde tasarruf edilecek o kadar çok alan var ki, bunlar arasında yerel medya en sonda gelir.

Mesela;

Kòyler hariç, muhtarlıkları kaldırın. Ülkemizde 50 binin üzerinde muhtar var. Bunlardan şehirlerde olan 32 bin muhtarın Hazineye yıllık maliyeti yaklaşık 10 milyar. Şehirlerde ikamet eden hangi birimiz, hangi iş için kapısını çalıyor mahalle muhtarının!

Ne sosyal, ne kültürel yaşama zerre katkısı olmayanlar yük olmasın, ama kimsesizlerin sesi olan yerel gazete aboneliği ekonomiyi batırsın öyle mi!

Kanayan bir yara daha var.

Emeklilere Haziran ayında 3'er bin lira verilecek. Maaşı 10 bin olan da 50 bin üzeri alanın hesabına da bayram ikramiyesi yatacak. Önerim şu, emekli maaşı yüksek olan milletvekili, üst düzey bürokrat ve diğerlerine bu ödeme yapılmasın. 16 milyon emekliden 2 milyonunun bu ölçekte olduğunu varsayalım, 6 milyar lira yapar. Alın işte size Haziran başı tek kalemde doğrudan tasarruf.

Ama siz bunun binde biri kadar bile maliyeti olmayan gazete aboneliklerini sonlandırınca ekonomi düzelecek sanıyorsunuz öyle mi!

Daha bitmedi.

Hakiki manada tasarruf yapılmak isteniyorsa

Kamu iştiraklerini arpalık olarak görülmekten kurtarın.

Milletvekili, belediye başkanlığı emekliliğini kaldırın. Emekli ve faal vekiller ile yakınlarının özel sağlık harcamalarını kaldırın!

Siyaseti meslek olmaktan çıkarın.

Olur olmaz kamu görevlisine tahsis edilen makam araçları, koruma, özel sekreter, fotoğrafçı, sosyal medyacı işlerine son verin.

Yerel yönetimleri siyasetin kaynağı olmaktan kurtarın.

Kamuda 3-4 el değiştiren ihaleleri takibe alın..

Vergiyi her kesime adaletli bir şekilde yayın. Kümestekileri yolmaktan vazgeçin. Kayıt dışı tek kuruş bir olmasın!

Bunlar hemen şu an aklıma geliverenler..

Biliyoruz,

ülke olarak zor bir dönemden daha geçiyoruz.

Söz konusu fedakârlık ise, hep birlikte yapalım, yapmasına da

bunu her başımız sıkıştığında en alt kesimden beklemek, istemek doğru bir adım değil.

Fedakârlığı biraz da başka alanlarda aramak, Türkiye'de tüm gelirin yüzde 50'sinden fazlasını alan yüzde 10'luk kesimden istemek gerekiyor.

Yiğitlik payesi her daim kümestekilere kalmasın. Biraz da kaymaklı tabaka şecaat nedir görsün, bilsin, yaşasın..

Ez cümle;

Şimdi bir kaç kamu kuruluşu,

ülke genelinde 1000, Balıkesir'de hepi topu 25-30 yerel gazetenin aboneliğini iptal ederek mi tasarruf edilecek, düzlüğe çıkılacak.

Bu;

Gazeteleri kapatalım,

kimsenin sesi/soluğu çıkmasın

demek değildir de nedir?

Allah aşkına

Aklımızla alay etmeyin!

Son söz;

Bugüne değin yayımlanan hemen her tasarruf tedbirleri genelgeleri arasına kopyala/yapıştır misali yerleştirilen yerel medyanın idam fermanı geri çekilmeli.

Selametle...