Zaman zaman belediyeler, dernekler, sivil toplum örgütleri gibi kuruluşlar, tekerlekli sandalye kampanyaları düzenliyor.

Bir ara plastik mavi kapak toplama kampanyası vardı.

Başarıyla yürütülmüştü.

İçtiğiniz su şişesinin ya da damacananın veya meşrubatınızın kapağını atmak yerine biriktirip geri dönüşüm merkezlerine teslim ettiğinizde tekerlekli sandalye alabiliyordunuz.

Böylece akülü veya manuel tekerlekli sandalyesine kavuşmayı bekleyen binlerce kişinin hayatını kolaylaştırmasına, özgürce gezebilmesine vesile olabiliyordunuz.

Eski ilgisini kaybetse de devam ediyor sanırım bu kampanya…

Kampanyayı başlatanların, destek verenlerin iyi niyetlerinden şüphe yok.

İlk bakışta hem engelli vatandaşlarımıza destek hem de çevre temizliğine katkı sağlaması adına yararlı bir kampanya gibi gözüküyor.

Ama ne kadar iyi niyetle yapılırsa yapılsın “tekerlekli sandalye” dağıtmak bana yanlış geliyor.

Neden mi?

Çünkü…

Bir defalık bir ihtiyaç olan tekerlekli sandalye dağıtmak, bedensel engelli vatandaşlarımızın diğer sorunlarını görmemizi engelliyor.

Çünkü…

Bedensel engelli vatandaşlarımızın tek sorununun, sadece bir tekerlekli sandalyeleri olmamasından ibaret olduğunu düşünmemizi sağlıyor.

Çünkü…

Sorunun teşhisini böyle yaptığınızda, bir tekerlekli sandalye vererek onların tüm sorunlarını çözdüğünüzü, noktayı koyduğunuzu sanıyorsunuz.

Ve böylelikle siz vicdanınızı rahatlattığınızı düşünürken aslında o “özel insanlarımız” için hiçbir şey yapmadığınızın farkına bile varamıyorsunuz.

Diğer yandan sadece bedensel engelliler yok çevremizde…

Zihinsel engelliler,

Görme engelliler,

İşitme engelliler,

Konuşma engelliler,

Ruhsal ve duygusal engelliler de var…

Bu bireylerin de ihtiyaçları, sıkıntıları, sorunları var.

İşte tam da bu nedenlerle bütün “tekerlekli sandalye kampanyalarına” karşıyım.

Peki, bu tür kampanyalar yapılmasın mı?

Elbette yapılsın.

Ama engelli bireylerin tek sorununun -bir tekerlekli sandalyeleri olmadığı- düşünülmesin.

Belediyeler, kişiler, kurumlar, engelliler için bir şeyler yapmak istediklerinde bu “hemen bir -tekerlekli sandalye kampanyası- açalım” olmasın.

Engelli kardeşlerimize destek vermek istiyorsanız onların dertlerini dinleyin…

Saygı gösterin, yanlarına gidin, ihtiyaçlarını kendilerinden öğrenin…

Kulağa hoş gelen sloganlarla kampanya açmak yerine o “özel insanlarla” birebir ilişkiye geçmeniz, inanın birçok sorunlarını çözecektir…