Millet spiker mi seyredecek, yoksa akşam kuşağı defilesine mi denk geldiğini çözmeye mi çalışacak? Haber mi dinliyoruz, podyum sunumu mu izliyoruz belli değil.

Ekranlarda ciddi bir yozlaşma var. Uyuşturucu operasyonlarında adı geçen bir spikerin, bir dönem “rol model” diye sunulması zaten tablonun özetidir. Haber bülteni değil, ibret belgeseli izler gibi.

Dekolte mi dersin, mini etek mi, tüm hatların büyük bir özgüvenle ortaya çıktığı dar elbiseler mi… Kamera açısı bile şaşkın: “Ben şimdi haberi mi çekiyorum, katalog mu?”

Kimse kimsenin özel hayatına, sokakta ne giydiğine karışmıyor. İsteyen istediğini giysin, dileyen dilediğiyle yesin içsin, gezsin tozsun, kimseye laf düşmez. Ama bu ekranlar özel davet değil; milyonlara hitap edilen kamusal alan. Burası Instagram değil, TikTok hiç değil.

Haber sunuyorsanız haber sunarsınız. Modellik yapacaksanız podyum var.
Habercilik kamu görevidir.
Kamu görevi esnasında mikrofon kadar ceket de, etek boyu da, ölçü de önemlidir.

Özgürlük elbette kıymetli ama sınırsız olanı yalnızca doğada görürüz. Orada da genelde belgesel kanallarında yayınlanır.

Ezcümle;
Umarız ve dileriz ki, medyanın bir kısmındaki bu yozlaşmayı ve çarpık ilişkileri gözler önüne seren son olaylar ibret olur; reytinge değil itibara, gösteriye değil habere odaklanan yeni bir yayıncılık anlayışının da başlangıcına vesile olur.

Selametle..
#14Aralık #RamazanDemir #KendimeNotlar #Balıkesir