Ak Parti, milletimizin teveccühüyle ve 18 yıllık şerefli bir maziyle 2020 yılına girmeye hazırlanıyor. Eserlere eserler katabilmek elbette AK Partinin en büyük hedefidir. Bu sebeple 10 il ve 51 ilçede yapılan takviye ve yenileme çalışmaları önem arz ediyor. AK Parti teşkilâtlarında yapılacak olan bu yeni ve kısmi yapılanmada, il ve ilçe Başkanlarının gönüllü istifaları yanı sıra, yönetim kurullarına da gönüllü el çektirme uygulandığı için biz buna ‘’yeni bir Ak sayfa veya beyaz yaprak’’ da diyebiliriz.

Parti içi takviye veya yenilenme çalışmaları esnasında dikkat edilecek en önemli husus; hatır için veya yukarıdan böyle isteniyor gibi emri vakilerle daha önceki beyaz sayfaları lekeleyenlerin tekraren yönetim kurullarına veya il ve ilçe Başkanlıklarına sızmalarının önlenmesi olmalıdır.

Bu tür sızmalarla AK Partinin ak sayfalarını tekraren karalayacak şahıslara özellikle dikkat edilmelidir. Milli Görüş geleneğinden gelen Cumhurbaşkanımız ve AK Parti genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hususa özellikle her zaman vurgu yaptığı bir an olsun unutulmamalıdır.

Dava şuuru yerine, çıkar odaklı çalışan ve Milli Görüş ruhundan yoksun tiplere dikkat edilirse yeniden yapılanma ayrı bir önem kazanır. Dava şuuru yerine çıkar hesaplı siyaset yapanların daha ilk günden, İllerinin Milletvekilleriyle flört etmeye ve yakın dirsek teması kurmaya başladıkları gelen haberler arasında ve bilinen bir gerçektir(!) Özel tavsiyelerle yeni yönetime sokuşturulmaya çalışılan, çıkar odaklı bu tür kişiler zaten bellidir. Onları tanımak için özel bir gayrete de gerek yoktur. Bu hususlara dikkat edilirse yeni dönemde, atanacak yeni il ve ilçe başkanlarına daha sağlıklı bir çalışma ortamı da sağlanmış olacağı gibi, Hizmete ayak bağı olması muhtemel kişilerin de önü kesilmiş olur.

il ve ilçe Başkanları yenilenecek olan, İl ve İlçelerde halk konuşuyor ; ‘’Falan kişi falanın adamı, bu sebeple onun yeni yönetimde yer alması garanti’’ / ‘’falan Milletvekili bu adamı mutlaka yönetime sokar’’ / ‘’Bu adam kezzap gibidir ne yapar eder mutlaka yönetime girer’’ yönünde.. Bu tür söylentiler şimdiden ayyuka çıktığı için, mutlaka dikkat edilmeli ve bu fırsatçıların önü açılmamalıdır.

Dikkat edilecek bir diğer husus: AK Parti Genel Merkeziyle yakinen görüşüp, İl ve İlçeler yanı sıra Belediyelerin çalışmaları hakkında raporlar hazırlayan gönüllü müfettişlerdir. Genel merkezin güvenilir diye görev verdiği gönüllü müfettişlere sadece güvenmek yetmez. Bu arkadaşların çalışmaları ayrıca takip ediliyor mu? İl ve İlçeye gittiklerinde önce kahveleri ve Pazar yerlerini dolaşıp, o belde halkının nabzını mı tutuyor, yoksa doğrudan İl veya İlçeye gidip, zaten daha evvelden tanışık olduğu il ve İlçe başkanı ve Belediye Başkanıyla çay kahve içip görüşlerini aldıktan sonra raporunu mu hazırlıyor. Böyle raporlar gönülleri hoş edebilir amma Parti Genel Merkezini yanıltır. Yanlışları çoğaltır. Belediye çalışmaları hakkında görüş ve bilgileri alınan bir Belediye Başkanı; ‘’ abi benim hakkımda yukarıya nasıl rapor vereceksin’’ diyebiliyorsa, o raporun güvenilirliğine ve doğruluğuna mutlaka dikkat edilmelidir(!)

Dava adamı olmadıkları için siyaseti çıkar hesaplı yapanlar her İl ve İlçede bilinir ve tanınır. Bu sebeple İl ve İlçe Başkanları yanı sıra, özellikle Belediye Başkanları azami dikkatli olmalıdırlar. Hatır için göz yumulacak yanlış işlerin daha sonra, AK Partinin ak sayfalarına leke olarak yansıyabileceği unutulmamalıdır. İl ve İlçe Teşkilâtlarında yapılacak takviye ve yenileme çalışmaları aynı zamanda Belediyelere de yansıtılmalıdır ki, millete hizmette başarılı olunabilinsin.

Efendim onlar seçimle geldiler(!) Evet, onlar seçimle geldiler ve fakat ilânihaye yerlerinde oturacak değiller herhalde. Hakkında hoş olmayan söylentiler sebebiyle Ak Partiye zarar verdiği kanıtlanan kişiler kızağa çekilemez mi? Veya daha pasif bir göreve getirilemez mi? Tüm partilerin halkla diyalogu iyice bozulmuş pek çok Belediye Başkan ve yardımcılarının adı, halk arasında hiç de iyi sıfatlarla anılmıyor.

Ak Parti Genel Merkezi İl ve ilçelerde, Belediye Başkanları ve Meclis üyelerinin çalışmaları ve halkla münasebetleri konusunda mutlaka anketler yaptırmalıdır. Başarılı oldukları belirlenenler taltif edilirken, halktan kopuk oldukları ve akçeli işlere karıştıkları halk arasında konuşulanlar(!) mutlaka özel incelemeye alınmalı, kızağa çekilmeli veya pasif göreve alınarak tenzili rütbe uygulamasına tabi tutulmalıdır. Bu tip yanlışlıkları tespit edilen yöneticilerin millete tepeden bakmaları, kibirli halleri milletimiz tarafından ilânihaye sineye çekilecek değildir.

İstanbul ilçelerinden birinde bu tip kibir abidesi bir yöneticinin maiyetinde çalışan alt memuruna uyguladığı insanlık dışı muamele henüz unutulmadı. Ayrıca kibir abidesi yöneticinin maruz bırakıldığı ibretlik hal de yöneticilere ders olmalıdır. Halka tepeden bakan memurlara, halkın işini zorlaştıran çalışanlara, halktan kopuk Belediye Başkan ve Belediye Başkan yardımcılarına Ak Parti Genel Merkezinin mutlaka bir çeki düzen vermesi ve hizaya getirmesi gerekir. Özellikle il ve ilçe halkına Belediye çalışmalarından, Belediye Başkan ve Başkan yardımcılarından memnun olup olmadıkları mutlaka sorulmalı ve Tayyip Başkanın öncülüğünü yaptığı Refah Belediyeciliği tekraren uygulamaya sokulmalıdır.