Bir yıl öncesi 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli7.7 büyüklüğündeki deprem 65 saniyeydi, ama bir ömür gibi sürdü.

Gün ağardığında tüm ülke ağlıyordu! 

Sarsıntı 120 bin km²'lik alanda etkili oldu.

11 ilimiz, 124 ilçemiz, 6.929 köy ve mahallemiz ağır yıkıma uğradı.

Resmi verilere göre, 53 bin 537 canımızı yitirdik, 107 bin 213 vatandaşımız yaralandı. Binlerce bina çöktü, on binlercesi hasar aldı.

Koklamaya kıyamadığımız evlatlarımızı kaybettik bu depremde; eli öpülesi analarımızı, babalarımızı, ninelerimizi, dedelerimizi, kardeşlerimizi. Nikah günü alan nişanlılar ayrı düştü.

İlk anlar neler olup bittiğini algılamakta geç kalsak da yaşadıklarımız tam bir “Asrın Felaketi”ydi.

Sadece Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş, Osmaniye, Malatya, Kilis, Diyarbakır, Adana, Şanlıurfa, Gaziantep ve Elazığ değil, 85 milyon ağıt yakıyordu.

1999'daki Marmara depremini yaşayan, bilen biri olarak, “biz bu felaketin altından nasıl kalkarız” diye düşünürken, tarih tekerrür etti.

Kurtuluş Savaşının seferberlik ruhu yeniden canlandı.

Milletimiz yaşadığımız “asrın felaketi” karşısında “asrın dayanışmasını” gösterdi.

Ülkenin hemen her noktasında 7'den 77'ye herkes elinden gelenin daha fazlasını yaptı.

Devlet-millet el ele dünyada emsali görülmemiş bir beraberlik sergilendi.

Kuvayi Milliye Şehri Balıkesir, Milli Mücadele dönemindeki öncülüğünü asrın dayanışmasında gösterdi. Bölge insanının yeniden ayağa kalkması için binlerce tır/kamyon lojistik destek yanı sıra, koordinasyonunu üstlendiği tüm ekipleriyle Osmaniye'de, Malatya'da, Adıyaman'da canla başla çalıştı.

Balıkesir bu üç ilimize imzasını atmakla kalmadı.

Acılarına ortak olduğu, yaralarını sardığı insanların gönlüne nakış gibi işledi Balıkesir adını..

Yeri gelmişken hemen kısa anekdot paylaşayım da, nasıl emek harcandığını, risk alındığını anlayın ve Yücel Yılmaz'ın farkını görün.

Depremin ilk günleri.

Yer Osmaniye Afet Koordinasyon Merkezi.

Bölgeye ülkenin dört yanından malzeme akışı var.

Merkezde görevli vali yardımcısı, gelen malzemelerin tek tek kayıt altına alınmasını, sonra depremzedelere dağıtılması emrini veriyor.

Tabi bu arada depremzedeler dondurucu soğukta dışarıda çadır, battaniye, ısıtıcı, giysi vb. malzemeler bekleşiyor.

Kamyon ve TIR'lar kilometrelerce kuyruk oluşturmuş.

Emir kulu (!) olan görevliler ise, vali yardımcının talimatını yerine getirmeye çalışıyor!

Arama kurtarma bölgesinden merkeze dönüşünde Yücel Yılmaz, karmaşayı görünce inisiyatifi ele alıyor. “Valinin talimatı” deseler de, malzemelerin doğrudan depremzedelere dağıtılmasını sağlarken ekliyor; “Size sırf bu nedenle hesap sormaya kalkışan her kim olursa olsun karşısında beni bulur.” diyerek her türlü sorumluluğu üstleniyor.

Liderlik ve kriz yönetimi işte böyle bir şey olsa gerek.

Hem bürokrasiyle uğraşırken neler kaybetmedi ki bu ülke!

Asrın felaketinden bir yıl sonra yeniden deprem bölgesindeydim.

İlk durak Adıyaman idi.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi'nin programıyla geldiğimiz bölgede meslektaşlarımız başkan Yücel Yılmaz ile birlikte “Balıkesir Çarşısı”nı dolaşırken ben gruptan ayrıldım. Bölge insanıyla o günden bugüne ne değişti üzerine sohbet edip gözlemde bulunmaya çalıştım.

Tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan efsaneler şehri Adıyaman'da depremin izlerini hemen her noktada görebiliyorsunuz.

Ana yollar yeniden yapılmış. Enkazlar kaldırılsa da yıkılmayı bekleyen yüzlerce hasarlı yapı stoğu var.

Çadırlarda tek-tük yaşayan bulunmasına rağmen, konteyner kentlerdeki insan sayısı yüzbinlerle ifade ediliyor deprem bölgelerinde.

Kravatlı oluşumdan beni yerel yöneticilerden biri gibi algılayınca vatandaşlar, kısa sürede “dert babası”na dönüştüğümü fark ettim. Kimi iş, kimi hasarlı binasını, kimi deprem konutu, kimi yardım istiyordu.

Hele iki kadının çok küçük bir sorun karşısındaki çaresizliği yüreğimi yaktı.

Çaresiz kullarına, sen çare ol Allah'ım.. Ağlayan gözlerin gözyaşını, sen dindir Allah'ım..” diye için için dua ederken, “gelin bakalım siz benimle” diyerek bu ikisini bizim başkan Yücel Yılmaz ile birlikte 'Balıkesir Çarşısı'nda esnaf ziyaretleri gerçekleştiren Adıyaman Belediye Başkanı Dr. Süleyman Kılınç'ın yanına götürdüm. Dinleyip gereğini yaparak boynu bükük iki depremzede kardeşimizin hayır duasını aldı.

Ayrılırken “taşı sıksa suyunu çıkarır” diyebileceğim bir genç önümü kesti, ayakkabılarını gösterdi. Yırtık çorabından çıkan başparmağı ayakkabısının dışındaydı. Girip koluna “Balıkesir Çarşısı”ndaki esnafla hiç pazarlık etmeden aldığımız yeni potinleriyle kardeşimizi sevindirdik.

Önceki gidişimde tanıştığım, onlarca yakınını enkaz altında bırakmasına rağmen “bu da bizim imtihanımız” diyen pilavcı kardeşim beni görür görmez seslendi. Sarılıp hasret giderdik. Öyle bir anlatıyor ki, Balıkesir'i... Manzaranın yangın yerine dönüştürdüğü yüreğiniz ferahlıyor.

O sırada mekanın önünde tavuklu pilava kaşık sallayan 16-17 yaşlarındaki bir genç, Balıkesir'den geldiğimizi duyunca, “Deprem sonrası Edremit'te misafiriniz oldum. Çok güzel şehriniz, harika insanlarınız var..” derken gözlerinin içi gülüyordu.

İzninle o pilavı ben ısmarlıyorum” demem üzerine; “Bizim durumumuz iyi, ihtiyacı olanlara yardım etmeniz daha uygun düşer” ifadeleriyle kalbinin nurunu dışa vuruyordu. Olanın olmayana borcunu ödemekten kaçtığı günümüzde, kanaatkâr olmakla tamahkârlığı ayıran insan ne güzel insandır.. Aslında insanlar özünde iyi de işte özü olan insan pek kalmadı.

Adıyaman’ın merkezi noktasındaki Gölbaşı Caddesi üzerine kurulan Balıkesir Çarşısında berberinden kasabına, lokantasından tuhafiyecisine, diş kliniğinden veteriner kliğine, beyaz eşya bayisinden mobilya mağazasına kadar birçok meslek grubunun faaliyet gösterdiği 86 işyeri yer alıyor.

Bir de doğunun kirvesiyle batının sağdıçlarını “ahretlik” yapan “Sağdıçlar Mescidi” var.

Burası depremden hemen 3 ay sonrası yapılarak esnaflara teslim edildi.

Düşünsenize bir;

Evin yıkılmış, işyeriniz enkaz altında, tüm sermayen bitmiş, elde avuçta ne varsa tükenmiş, size kol kanat gerecek yakınlarını kaybetmişsin ve hayatta biçare kalmışsın!

Böyle bir ortamda işini, mesleğini devam ettirebilecek mekana kavuşmaktan başka büyük zenginlik ne olabilir ki!

İnsanı hayata başka ne bağlayabilir yeniden ayağa kaldırabilir ki!

Bana göre bölge insanına yapılabilecek en büyük iyiliklerden biriydi Balıkesir Çarşısı..

Balıkesir ile Adıyaman'ı kan kardeşi yapan “Balıkesir Çarşısı”na emeği geçen herkesten Allah razı olsun.

Asrın Felaketi'nin birinci derecede deprem kuşağında yer alan Balıkesir'imiz adına iyi bir ders vesilesi olduğuna inanıyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, gerek Osmaniye, gerek Malatya, gerekse Adıyaman'da deneyim kazanmakla kalmadı, yönetim kadrosu yanı sıra, teknik personel için de uygulamalı eğitim alanı oluşturdu.

Balıkesir'de yaşanacak olası afet sonrası, nereye ne zaman, nasıl müdahale edilmesini bilen kadroya sahip olunması en azından güvende hissettiriyor şehrin sakini olan bizleri...

Şunu da altını çizerek söylemem gerekiyor:

Malatya'da, Osmaniye'de, Adıyaman'da Balıkesirliyim dediğiniz de, Yücel Yılmaz ile geçen bir cümle kurduğunuzda işittiğiniz sözler, gösterilen sevgi ve saygı hüznün bölgesinde gurur yaşatıyor insana..

Bölgedeki hemen herkes, “Yücel başkanın kıymetini bilin” diye sıkı sıkı tembihte bulunuyordu ayrılırken bizlere..

Bu sevgi karşısında; “Vallahi başkanım bu üç ilden birinde aday olsanız açık ara seçimi kazanırsınız” diye takılmadan edememiştim Yücel Yılmaz'a..

Şahidim yaptıklarına, böylesine sevilip sayılmak hakkıdır!

Balıkesir sevgisini yüreğimden hiç kimse sökemez” diyen önceki dönem valimiz Ersin Yazıcı da, başkan Yücel Yılmaz ve ekibinin iz bıraktığı Malatya'ya atandığı için kendini çok şanslı hissetmeli. Adıyaman ile Balıkesir kan kardeş ise, kanbağı Karesioğullarına dayanan Malatya ile Balıkesir sağdıçtır de bundan böyle.

Balıkesir ile ilgili gurur verici ifadeleri için Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile deprem bölgesindeki iller arasında hasarlı yapı stoğunun en fazla bulunduğu Malatya'da, bunun yüzde 95'ini ortadan kaldırarak inanılmazı başaran ve neresine baksanız şantiyeyi andıran Kayısı diyarının yeniden inşasına liderlik eden valimiz Ersin Yazıcı'ya da bu yazı vesilesiyle teşekkür ediyor, kolaylıklar diliyorum.

İçerisinde bulunduğumuz uzay çağına rağmen eski alkışkanlığını terk edemeyen, olaylara her daim “at gözlüğü” ile bakma hastalığından kendini kurtaramayan müptezeller, deprem günü de, 1 yıl geçti bugün de depremin sadece Hatay'da olduğunu sanıyor.

Hatırlatalım, “Deprem 11 ilde, her ikisi de Kahramanmaraş merkezli oldu, devlet ve hükümet, milletiyle ele ele, omuz omuza, sırt sırta 1 yıldır 11 ilde..” inanmayan gidip yaşanan mucizeye baksın.

Deprem bölgesinde nereye baksanız devletin gücünü, milletle el ele vererek mucizeleri gerçeğe dönüştürdüğünü görüyorsunuz.

Devlet yüzlerce konut yapıp teslim ederken, tepe sırtlarında inşaatlar peşi sıra yükseliyor.

Dünyanın hiç bir ülkesinde aynı anda bu kadar konutun yapabilmesi mümkün değil.

Bir olduk, beraber olduk, sarıldık, ayağa kalktık hep birlikte…

Biz, büyük bir devletiz.

Balıkesir de büyük, güçlü ve öncü bir şehir.

Yapılanları gördüğümüz de ülkemizle, âlicenap milletimizle ve kadim şehrimizle bir kez daha gurur duyduk.

Asrın Felaketi”nin acısı dün gibi hâlâ yüreğimizde…

6 Şubat’ın 1. yılında depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.

Her birinin mekanları cennet, makamları âli olsun.

Aileleriyle yakınlarının acılarını paylaşır iken, tek bir insanımızın dahi açıkta kalmayacağı güne kadar ilk anlardaki "seferberlik ruhuyla dayanışmaya devam” edilmesi gerektiğine, kamunun fuzuli harcamalardan kaçınmaması halinde kul hakkına girileceğine bir kez daha dikkatinizi çekmek istiyorum.

Selametle..

BALIKESİR ve YÜCEL BAŞKAN
DENİLDİĞİNDE AKAN SULAR DURUYOR

Balikesir Adiyaman

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, 6 Şubat depremlerinin yıldönümünde Balıkesir Basını ile beraber ziyaret ettiği Adıyaman’daki Balıkesir Çarşısı önünde anı fotoğrafı çektirdi

B A L İ K E S İ R A D I Y A M A N1

6 Şubat depremlerinin yıldönümünde Adıyaman’daki Balıkesir Çarşısı’nı ziyaret eden Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz sevgi seliyle karşılandı.

YEPYENİ BİR MALATYA 

Ersin Yazici Ramazandemir

Balıkesir ile ilgili gurur verici ifadeleri için Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile deprem bölgesindeki iller arasında hasarlı yapı stoğunun en fazla bulunduğu Malatya'da, bunun yüzde 95'ini ortadan kaldırarak inanılmazı başaran ve neresine baksanız şantiyeyi andıran Kayısı diyarının yeniden inşasına liderlik eden valimiz Ersin Yazıcı'ya da bu yazı vesilesiyle teşekkür ediyor, kolaylıklar diliyorum.

Ersin Yazici Balikesir

Balıkesir heyetini Adıyaman dönüşü Malatya'da ağırlayan Vali Ersin Yazıcı'nin, ilimiz gazetecileriyle buluşmasında eski günler yad edildi. 

11 Şubat 2024 | Ramazan DEMİR